
Antrenmanınıza nasıl yakıt sağlarsınız? Hangisi daha iyi bir yakıttır protein mi karbonhidrat mı? Uzun vadede bir spor içeceği tüketmeli misiniz? Antrenman öncesi yemek güvenli midir? Spor salonundaki soyunma odası konuşmalarını dinlerken ve antrenman öncesi ve sonrası ne yemeniz gerektiği konusunda birçok çelişkili bilgiler duyabilirsiniz Antrenman türünüze göre yakıt sağlamak hakkında merak edilen soruların cevaplarına bir bakalım. Protein kaslarımızı geliştirecek mi? Protein, dengeli bir diyetin önemli parçasıdır ancak aşırı protein yemek sizi sihirli ve daha güçlü yapmayacaktır. Üstelik kullanamadığınız proteinin fazlası da yağa dönüşür. Kasları geliştirmenin tek yolu kasları çalıştırmaktır. Karbonhidratlar kasları çalıştırmak için en iyi yakıttır, yapmanız gereken doğru protein kaynağı ve tam tahılı birleştirmek. Karbonhidratlar, antrenmanınızı güçlendirmek için kaslarınızda depolanan glikojenin temel yakıtıdır. Kasın güçlenebilmesi için enerji için kullanılmaması gerekir bu yüzden karaciğerdeki glikojen yanı karbonhidrat deposu dolu kalmalıdır. Yoksa kaslar istediğiniz ölçüde gelişmez. Orta düzeyde bir dayanıklılık egzersizinde enerjinin % 50-60’ı karbonhidratlardan elde edilir. Spor ve enerji içecekleri...

Emzirme döneminde beslenmeniz bebeğinizin gelecekteki sağlığı ve anne sütü verimliliği için çok önemli. Hamileliğinizdeki beslenme alışkanlığınıza emzirirken de devam edin. Değişik besin gruplarından beslenmeye ve öğün aralarında sağlıklı atıştırmalar yapmaya özen gösterin. Bebeğini emziren anne ne iki kişilik yemeli, ne de hızla kilo vermeye çalışıp diyet yapmalıdır. Emzirme sırasında normal kalori ihtiyacınıza ek olarak 300-500 kalori daha fazla beslenmeniz yeterlidir. Bu ihtiyacı karşılamak üzere ek olarak, 1 su bardağı süt, bir yumurta veya 1 köfte kadar et, 1 ince dilim ekmek ve bir adet meyve eklemeniz yeterlidir. Emzirme sırasında normal olarak kilo vereceksiniz İlk 4 ayda her ay yaklaşık 500 gram ile 1 kg arası kilo vereceksiniz. Ancak tartı kaybı açısından emziren anneler arasında büyük farklar görülür. Ayda 2 kilodan daha fazla tartı kaybetmek doğru değildir. Emzirme sırasında fazla sıvı ihtiyacınız olacaktır Her emzirme seansında bir bardak, yani 200-250 ml.su için. Sütün sık aralıklarla sağılmasının süt üretimini daha olumlu etkilediği...

Obezite tüm dünyada ürkütücü bir şekilde artıyor ve bu artış çocukları da etkiliyor. Ailenin yeme alışkanlıkları ise çocuğu direkt etkiliyor. Araştırmacılar çocukların yeme davranışları aile ilişkileri ve obezite arasındaki bağlantıyı incelemeye ve çözüm üretmeye çalışıyorlar. Şimdi bu araştırmalardan bazılarına şöyle bir göz atalım. Bir çalışmanın sonuçlarına göre; aileleri ile birlikte yemek yiyen çocuklar daha az yağlı besleniyor, obezite oranları daha düşük oluyor, psikolojileri daha yüksek seyrediyor ve özellikle kız çocuklarında daha az yeme bozukluğu görülüyor. Ayrıca aile ile birlikte yemek yemek çocuğun hem sosyal hayatını hem de fiziksel hayatını olumlu yönde etkiliyor. Çocuk daha sosyal oluyor, besinleri tanımasını ve aile bağlılığı& aile içi iletişim artıyor. Yapılan bir diğer çalışmada ise çocuklar ile yemek pişirmenin onun matamatik ve dil eğitimlerinde yardımcı olabildiği yönünde. Kendi başlarına bir şeyler yapabilmek özgüvenlerini gelişimine faydalı olacağından sağlıklı yeme alışkanlıklarını geliştirmede de yardımcı olabilir. Yaşı ne olursa olsun çocuklarda biz yetişkinler gibi aynı besinlere ihtiyaç duyarlar,...
Yeni yıla girmeye hazırlanırken genelde geçmiş yılın muhasebesi yapılır ve yeni hedefler belirlenir. Yeniye geçmek için ne güzel bir hedeftir böyle bir dönem. Beni hep heyecanlandırır ve mutlu eder. Kendi iç motivasyonumuzu keşfetmek için heyecan duymak ve yapabileceğimize inanmak en güçlü koltuk değneğidir. Ben neleri değiştirmek istediğimi, neleri yapmak istediğimi, neleri artık yapmak istemediğimi her yıl düşünürüm. Bir de yaşadığım olaylara uzaktan bakıp “ neyi daha iyi yapabilirim” “nasıl daha farklı olabilirdi” diye de değerlendiririm. Size de kendiniz için bunu yapın ama sadece düşünce boyutunda bırakmayın, hemen bir kâğıt-kalem hazırlayarak, neleri yapmak, değiştirmek, gerçekleştirmek istediğinizi not edin. Hedefleri yazarak belirleyin sadık kalabilmek için en önemli şey isteklilik ve arzudur. Hedef listenizi hangi sırayla yazdığınıza bir bakın işte bu öncelik sıranız neyi, ne kadar çok istediğinizi belirlemede önemli rol oynar. Hedefleri belirlemede ve gerçekleştirmede önemli faktörler vardır. Bunlar; Gerçekçi hedef belirlemek: Belirlediğiniz hedef için, neler gerekli, ne kadar zaman, ne kadar bütçe,...

Bir besinin kan şekerinizi ‘zıplatması’ için ağzınızda şeker tadı bırakması gerekmiyor. Basit karbonhidrat içeren beyaz ekmek ve undan yapılmış gıdalarla içecekler, vücutta parçalanarak şekere dönüşür ve kan şekerini ‘zıplatır’. Diyabetli olmasanız bile insülini uyarmamak ve kan şekerinizi ‘zıplatmamak’ için aşağıdaki besinlerden uzak durmanızı öneririz. Beyaz pirinç Özellikle Tip 2 diyabetliyseniz, beyaz pirinci mönünüzden çıkarmanızı, onun yerine kepekli pirinç ya da bulgur kullanmanızı tavsiye ederim. Amerika’da yapılan bir çalışmada haftada beş veya daha fazla porsiyon beyaz pirinç tüketen bireylerde Tip 2 diyabet gelişme riskinin arttığı görüldü. Haftada tükettikleri pirincin en az üç porsiyonunu beyaz yerine kepekli olarak tercih edenlerdeyse diyabet riskinin yüzde 16 oranında azaldığı ortaya çıktı. Kepekli pirinç veya bulgur, beyaz pirince oranla daha fazla lif içerir, tok tutar ve kan şekerini dengeler. Beyaz ekmek Her gün tüketilen beyaz ekmeğin diyabet riskini artırdığını biliyor musunuz? Bunun nedeni, rafine undan elde edilen beyaz ekmeğin çabuk sindirilmesi ve bunun, kan şekerini yükseltmesi. Ekmekte...
Araştırmalar, bazı besinlerin duygu durumunu iyileştirdiğinı ortaya koyuyor. Ancak hiçbir besinin tek başına tıbbi tedavi yerine geçmediğini unutmayın. Tedaviyle birlikte diyetinize de dikkat etmek, kendinizi daha iyi hissettirir. Omega-3 alımını artırın Esansiyel yağ asitlerinden olan ve fındık, ceviz, keten tohumu, somon gibi yağlı balıklarda yer alan omega-3, kalp sağlığını desteklemenin yanı sıra duygu durumunu da dengeler. Haftada 2-3 kez balık tüketin ya da tablet alın. B vitaminlerine yönelin B6, B12 ve folik asit gibi B grubu vitaminleri, ruh halimizi düzenleyen beyin kimyasallarının üretimini sağlar. Özellikle depresyondaysanız, mutlaka bu vitaminlerden aldığınızdan emin olun. B vitaminlerinin iyi kaynakları; balık, kırmızı et, tavuk, yumurta, yoğurt, muz, patates, brokoli, domates. Folik asitse özellikle yeşil yapraklı sebzelerde yüksek miktarda bulunur. Daha fazla lif tüketin Yediklerimiz kan şekerimizi etkiler ve kandaki şeker, hücreler tarafından enerji üretmek için kullanılır. Bu durumda kan şekeri seviyenizi kontrol altına alabilirseniz modunuzu sabit tutabilirsiniz. Yavaş sindirilen besinleri tüketmeniz buna yardımcı olur....

Gece geç saatte yemek yemek ve kahvaltıyı atlamak, bilinenin aksine kiloyu dengelemez. Uyandığınızda tok olsanız bile bir şey atıştırmak, metabolizmayı harekete geçirerek vücudu çalıştırır Kahvaltı, günün en önemli öğünü. Özellikle çocuklar ve kilo vermek isteyenler için güne başlamanın ilk şartı olmalı. Ancak gece geç saatte yemek yediğimizde ve sabah uyandığımızda biraz da fazla yemiş olmanın pişmanlık duygusuyla kahvaltı atlanıyor. Öğle yemeği de geçiştirilirse akşamüstü ve gece yeme döngüsü tekrar etmeye başlıyor. Başka bir deyişle gece yemelerinizin sebebi aslında, kahvaltıyı atlıyor olmanız diyebiliriz. Çoğu zaman anneler de aynı hataya düşüyor. Gece yatarken çocuğa ballı süt içiriyor veya yemek yediriyor. Bu da çocukluk çağında reflüyü tetikleyebiliyor. Mazeretler bitmiyor Birçok araştırma, güne kahvaltıyla başlamanın önemini gösteriyor. Bu öğünde sağlıklı seçimler yaparak beden kitle indeksinizi azaltmanız ve kilo vermeniz mümkün. Kahvaltıyı atlamak, erkeklere oranla kadınlarda daha güçlü etkiler gösteriyor. Zamansızlık, geç uyanma, iştahsızlık, yorgunluk, aç hissetmemek kah-valtı yapmayan bireylerin genel mazeretleri. Ama unutmayın ki...

Sonbahara geçişte en çok konuşulan şeylerin başında diyetler geliyor. Yaz ayında kontrolü tamamen bıraktıysanız şimdi az yemeye başladığınızda doymama sorunuyla karşılaşabilirsiniz. Mide hacminiz genişlediği için ufak öğünler, aç hissetmenize sebep olabilir. Lif içeriği yüksek, su oranı iyi ve düşük kalorili bazı besinler daha uzun süre tokluk verir. Bu besinlerden bazıları şöyle: Bezelye: Diyetteki bireylerin öncelikli olarak vazgeçtikleri sebzelerin başında bezelye yer alır ancak bilinenin aksine oldukça tok tutucu bir alternatiftir. Bir kupa bezelye yaklaşık 7 gr. protein ve 6 gr. lif içerir. Protein içeriğiyle metabolizmayı destekler. Gönüllüler üzerinde yapılan bir çalışmada, bireylere yemekten yarım saat önce farklı protein kaynakları verildi. Bezelye yiyenlerin daha tok hissettikleri ve daha az yemek yedikleri görüldü. Hızlı ve doyurucu bir öğün için bezelyeli-kepekli makarna tercih edebilirsiniz. Yağlı balıklar: Ana öğünlerde tüketilen protein her zaman daha uzun süre tok kalmanızı sağlar. Protein bakımından zengin besinler yediğimizde vücudumuz, tok hissetmemizi sağlayan hormonlar salgılar. Öğle yemeklerinde pratik ve...

Yeşil çay, köken olarak diğer çaylardan çok farklı olmamakla birlikte yüksek anti-oksidan kapasitesiyle içeceklerin baş tacı sayılabilecek niteliktedir. Özellikle sonbahara girdiğimiz şu günlerde elimiz artık sıcak içeceklere doğru kayıyor. Sindirim sorunları yaşayanlar için yeşil çayın ayrı bir önemi var. Bazı çalışmalara göre yeşil çay tüketimi, sindirimi rahatlatıyor. Hepsi aynı bitkiden geliyor Çay, Asya kökenli küçük bir ağaç olan ‘camellia sinensis’ bitkisinin yeşil yapraklarından elde ediliyor. Bugün severek içtiğimiz siyah, yeşil ve oolong (beyaz) çayları aslında hep aynı bitkinin yaprakları, sadece yaprakların bize ulaşma şekli farklı. Çaylar toplandığı zaman yapraklar hemen oksitlenmeye başlıyor. Siyah çayda yaprakların tamamen okside olmasına izin veriliyor. Yeşil çayda, oksidasyon sürecine giren enzimler ısı yoluyla aktivitesini yitiriyor ve böylece kuruma sürecinde yapraklar yeşil kalıyor. Beyaz çaydaysa çay yaprakları ısıya tâbi tutulmadan evvel kısmen oksidasyona bırakılıyor. Çay, beş bin yıldır insanlığa sağlık ve keyif sunan bir içecek. İlk, Çinliler tarafından keşfedilmiş ve içilmiş, hatta uzun yıllar ilaç olarak...